0


"I know a man who lost his parents at a young age. He was man enough to love a strong woman years older than him, worked for her and made her stronger, opened his heart to her, shared his fears to no one but her. He was romantic and was faithful to her till her last breath. Cleaned after himself and sewed his own clothes. He was good looking, courageous and fearless. He never judged anyone on their pasts or looks, and was moderate, open minded and tolerant. His neighbour was Jewish and his cousin-in- law was a Christian priest. Beaten and exiled when he was helpless, he was merciful when he became stronger. Intelligent, wise and a hard worker, he built a long lasting nation out of nothing in the last 20 years of his life. He had no parents, but loved his daughters and grandchildren. His last will was "Be good to women". This man was a mercy for all mankind,this is my Prophet Muhammad salalahu alayhi wasalaam Peace be Upon Him"

Şahsi bilgisayarımı bir başkasına verirsem iki olsun!

Posted: by Bursevi in .
0

Birazdan okuyacağınız yazı, mahcubiyetimi dile getirmek adına kaleme aldığım özür mahiyetindeki beyanımdır. 

Geçen gün Gökhan ile birlikte klasik iş toplantılarımızdan birisini gerçekleştirmek için herhangi bir cafede buluşmaya karar verdik. İzmir'den yeni dönen Yunus'da bize dahil oldu. Muhabbet iyiydi, birden sardı derken iş toplantısı yalan oldu yerini geyik faslı aldı.

Başta bizim, daha doğrusu benim gönül meseleleri mevzu bahis olunca her zamanki gibi muhabbetin dibine vuruldu. Bunun makarası yapıldı. Ardından Yunus benim şahsi makineyi aldı. Sanırım can sıkıntısından kendisine bir eğlence arıyordu. Bilgisayarımda online olarak yer alan ne kadar kız arkadaşım varsa (tanıdığım-tanımadığım) hepsine yazmaya başladı.

Başta ne yazabilir ki düşüncesiyle fazla önemsemedim, hassas olduğum konular ve kişiler konusunda da uyardım. Beni yakinen tanıyanların konuşma ve tavırlarımdan durumu anlamış olacağını ancak tanımayanlar için olumsuz bir imaj çizdiğimi düşünüyorum. Zira neler yazdığını okuduğumda kendimden utandım.
Belki yazılanlar bir çok kişiye sıradan gelebilir ancak benim karakterimi yansıtan tarzda konuşmalar olmadığı için mahcubiyet hissi oluştu.

Özellikle ilişkisi olduğu halde, tanımadığım bayan arkadaşlardan nasıl özür dileyeceğimi bilemiyorum. Konuşmalarımda olsun, yazışmalarımda olsun nasıl bir tavır takındığımı bilen bilir. Ancak aleyhimde, beni tam olarak tanımayan kişilerin akıllarında olumsuz bir imaj oluşma düşüncesi rahatsız etti.
Pazartesi gününden itibaren bilgisayarımdan bağlantı kurulan herkesle tek tek iletişime geçip, bir bir özür mesajı geçtim. Umarım olumsuz imajı bir nebze olsun düzeltmeye yetmiştir.

Başta verdiğim taviz hem beni güç durumda bıraktı hem de bir mahcubiyet oluşturdu. En başta yapmamam gereken bir hataya düştüm, olmaması gereken bir şeye göz yumdum ve kendimle çeliştim. Ancak gerekli dersi aldım.
Bu vesileyle şahsi bilgisayarımı bir daha kimseye vermemem gerektiğini anladım.
Durumdan etkilenen arkadaşlardan tekrar tekrar özür diliyorum..

Maddiyata dayalı ilişkinin...

Posted: by Bursevi in . , , ,
6



Maddiyata dayalı ilişkinin amına koyayım. (Normalde sövmem ama durumumu en az öfkeyle açıklayıp özetleyebileceğimi düşündüğüm kelimeler bunlar!)

Maddiyata dayalı bir ilişki yaşıyorsan, paralı askerden farkı olmayan birisiyle ilişki yaşıyor gibisindir. Paralı askerden kastım açıktır. Hepsi anlık zevklerden kurulu bir düzenden ibarettir.
Belki bu düşüncelerim genel ve aptalca bir ithamdan ilerisi olmayabilir  ancak benim hayatta karşılaştıklarım hep bu cinsten olmuştur.

Günümüzdeki boşanmaların %60'nın maddi sebeplerden kaynaklandığını öğrendiğimde aşkın da sevginin de  belli bir süreden sonra bir boka yaramadığını öğrenmem pek geç olmadı.

Tavsiye verebilecek kadar tecrübe yaşadığımı düşünmüyorum.
O yüzden yaşayıp görün..
Eğer benim pskilojime sahip birisiyseniz yok yere gereksiz komplekslere girer kendinizi harap edersiniz. Yaptığınız sersemliklerle kalırsınız.

Peki ne yapmalı?
Duygularını bastırabiliyorsan ne ala..
Bastıramıyorsan sefil bir yaşamın kapılarını aralayan yeni karakterine bir merhaba çakabilirsin.
Olay basittir ya kazanırsın ya da o yollarda pas pas olursun.

Ulan neden yazıyorum ben bunları?
Bir aptal aşık oltama takılırda belki bu yazdıklarımı okur, ders alır düşüncesiyle kaleme alıyorum ama sanmıyorum. O aptal aşığın gözünü aşk o kadar bürümüştür ki bu yazdıklarım onun için basit bir masal işlevinden öteye gitmeyecektir.

Yukarıda yazdıklarımdan ötürü hakkımda küfürbaz, aptal birisinin kaleminden dökülme ruhsal saçıntılar yargısına varabilirsiniz. Evet, görünüşe göre öyle olabilir. Kabul ediyorum. Ancak bir de siz yaşayın benden daha sabırlı olabiliyor ve sövmeden durabiliyorsanız takdire şayansınızdır.

Arkadaş ne yaşadın da böyle oldu?
Siktir et onu bunu, paran varsa bir ilişkide 3-0 öndesindir.
Para sevgini de öldürmez, aşkını da.
Takıldığın kişi, paranın esaretinde aşkının da sevginin de kölesi olmaya mahkumdur.
Belki bir yerde paralı asker gibidir. Ancak bu böyledir. Aksini iddaa eden varsa buyursun.
Burada belli bir zümreyi, kız ya da erkek diye taraf olarak konuşmuyorum.
Saplantı haline gelmiş, gerçeklerden söz ediyorum.
Yine çok uzattım..

4




İrlanda mortgage'in pençesine düştü, iflas bayrağını çekti.
İspanya'nın ekonomisi durdu. Katalonya iflas bayrağını çekti.
Portekiz'de İspanya gibi küresel krizden nasibini aldı. İflastan kurtulamadı.
Yunanistan çoktan ipin ucunu kaçırdı, siyasi dayanmadı.
Ayda bir kabine değişikliği oldu, her gün bir istifa gerçekleşti.
Hareket edemeyen bir koalisyon oluştu.
Avrupa'nın kuklası, Almanya'nın duacısı oldu.
Euro bölgesi kangrene büründü.
Almanya yükünü azaltma telaşesine girdi.
Keza Avrupa kurtuluş ayinlerine..
Kısacası Avrupa ekenomik bir bohem içinde..

***

İtalya sallantıda, kucak açmıştı amcasına..
Fransa gül dökmüştü yollarına..

***

Adeti üzere Paris'e kurdu çadırını.
Kimse onun bu Arabi adetine ses çıkaramıyordu.
Keza Beyaz Saray'ın karşısına çadırını diktiği gibi..
Sarkozy "ebedi kardeşimiz",
Berlusconi "büyük dostumuz" dedi.
Kaddafi için kurtarıcı seramonileri yapıldı.
O da bu güzelliklere kayıtsız kalmadı güzellikler bahşetti.
Avrupa teminat aldı, ertesi gün gazeteler sevinci manşetlerine taşıdı.

3

Barış Manço - Unutamadım


0



Orda öyle bir isim var ki,
Kuldan öte kuldan ziyade...
Onu düşün ona sığın,
O senden öte benden ziyade...
Bir ben var ki benim içimde,
Benden öte benden ziyade...
Bir sen var ki senin içinde,
Senden öte senden ziyade..

2


Dün, üzerinde yoğunlaştığımız projemiz için KOSGEB ile çok önemli bir toplantı gerçekleştirdik. Sağ olsun amcamın aracılığı ile, yakın arkadaşlarından olan KOSGEB Kobi Uzmanı Erkan Güngör  bizi oldukça iyi ağırladı. Projemizden ve yapacağımız işten bahsettikten sonra bizlere sunulan imkan ve destekleri konuştuk.

KOSGEB'deki randevuya yetişebilmek için tamamen benim hatamdan dolayı kaybolduk, biraz zaman kaybettik ancak gittiğimize değdi (:

Sonuç itibari ile iyi bir destek sözü aldık. Bu saatten sonra gerçekleşen işlemlerde işin büyük bir kısmı bizde bitiyor. Kasım ayı gibi faaliyete geçiyoruz.
Projeyi detaylandırmak, yeni ofisimize taşınmak gibi teferruat gerektiren çalışmaları ayrıntılı bir şekilde tekrar görüşeceğiz.

Şeyma ile barıştık (:

Posted: by Bursevi in . ,
0

Elimde bir web sitesi işi vardı, onun ile ilgili dökümanları hazırlarken birden facebook sohbet kutusundan uyarı sesi geldi.
Ne söyleyeyim hiç beklemiyordum.
Şeyma bana mesaj atmıştı..
Uykusuzluk hat safhada, günüm zaten yoğun geçmişti..
İnanamadım tekrar baktım.
La gerçekten de bana yazıyor (:

****

Şimdi neden bu kadar şaşırdım.
Kısaca şöyle özetleyeyim..

0

İnsan yaşamının belli evrelerinde bazen istemsiz nedensiz isteklerde bulunabilir..
Bunlar çocukken sıradan basit sebeplerden ibaretken yaş ilerledikçe isteklerinin her zaman karşılanamayacağını öğrenir...

Hani;
Olur ya..


Alıştım sanki yalnızlığa..
Alıştım senin yokluğuna..
Alıştım ben gülüm, sakın ağlama..

Olur ya, bir gün gelir ya...
Olur ya, kader bu ya..
Olur ya benden başkasını gözün görmez olur ya..

0

Tesadüf eseri bulduğum bu parça, son zamanlarda tekrar tekrar başa sarıp dinlediğim tarzda olan parçalardan.. Şarkı çok manidar birine mi gönderme yapıyorsun diyen varsa merak etmeye devam etsin (:

Bu arada Metecim sana sesleniyorum. Parça güzel de klipte elleri ön plana çıkarmışsın hep (:
Onları ne bileyim arada cebine falan koy (:

Onur Mete - Bu Aşktan Gidiyorum Klibi



















Onur Mete - Bu Aşktan Gidiyorum Şarkı Sözü


2



Şunca yıllık erkeğim kadınlar tarafından övülmelere, yere göğe sığdırılamamalara doyamayan bir erkek türü varsa, o da seven, sevdiğini belli etmeyen, kelimelere dökmeyen ama hareketleriyle arada sırada hissettiren erkek türüdür arkadaş. Ne zaman çiftli bir ortamda bulunsak, evli arkadaşları ziyarete gitsek, eşimden dedikodu alsam işittiğim, övülen tek adam budur. “Bizimki sevdiğini söylemez ama bilirim ben sever” diye başlayan cümlelerle i*nenin evladı övülür de övülür.

Bak şimdi ben kendimi övmeyi sevmem ama düşünceli biriyimdir. Bugüne kadar eşimin bir gün pazar alışverişi yapmışlığı, bir gün cam silmişliği yoktur. Her haftasonu temizliğimi yaparım, bulaşık makinesini doldururum, eşim doldurmuşsa mutlaka ben boşaltırım, çamaşırları birlikte asarız, haftanın iki günü çocuğa bakarım, o kız arkadaşları ile gezer, sinemaya gider, tiyatroya gider. ama arkadaş karısının bilmem kaç zaman önce istediği ayakkabıyı unutmayıp da doğum gününde alan “bunu istemiştin al “ diye veren adam kadar kıymetim yok! Neymiş o bu hareketiyle sevdiğini belli ediyormuş, lan embesil ben her gün belli ediyorum? Kusurumuz bunu arada bir yaptığımız salakça bir hareketle hissettirmemek mi?

Kadınları anlamak için burada sürüyle yazı yazdım; aslında çok basitler, biraz dikkat edin anlarsınız falan dedim ama değil. Arkadaş 15 yıldır resmen saçımı süpürge ettim, hala spordan eve dönerken karısı seviyor diye kadayıf alan kocanın mertebesine erişemedim. Hala daha bu adam bana örnek gösteriliyor ya ona bozuluyorum. Demek ki neymiş? Kadınlara istedikleri şeyi öyle hemen şıp diye vermeyeceksin, verirsen kıymeti olmuyor arkadaşım. Ayda yılda bir bir kilo baklava götürüp aklını alacaksın.

Lan 8 yıldır cam siliyorum ben be, kodumun Kerim’i bir kutu tatlı aldı diye benim önüme geçecekse ben o Kerim’i de, yaptığı işi de yerim. Belli etmiyormuş da hissettiriyormuş, hissinize s*çayım. Almıyorum lan toz moz.

Konuk Yazar : diazepam